Sayfalar

PUSULA-2023

11 Mart 2012 Pazar



PKK/KCK'NIN YENİ İSMİ HDK !

KCK, HDK, PKK, Kadek, Kongra-Gel, KKK, Abdullah Öcalan
Analiz - 11 Mart 2012 10:13
HDK (Halkların Demokratik Kongresi), "devrimci halk savaşı" projesinin başarılabilmesi için kuruldu... Çok dikkat edilmesi gereken kritik bir süreç başladı.

- Apocular olarak çıktılar.
PKK, Kadek, Kongra-Gel, KKK, KCK ve sonuçta HDK geldi.
Bu isim değişikliklerinin tek sebebi, yeni oluşumun hukuken "terör örgütü" olarak kararlaştırılmasına kadar geçen sürede legal alana mümkün olduğunca illegal terör gücünü taşımak.
 - Yargıtay'ın KCK'yı terör örgütü olarak tescillemesinden sonra da HDK geldi.
Gültekin Avcı/Bugün
HDK ve Devrimci Sol
HDK (Halkların Demokratik Kongresi),"devrimci halk savaşı" projesinin başarılabilmesi için kuruldu.
Amaç, Kürtler'i kitlesel bir ayaklanmaya sevk edebilmek için legal görünümlü bir yapıyla zaman kazanmak.
Öcalan'ın KCK'ya talimatı olan "devrimci halk savaşı"nın tetiklenebilmesi için, KCK ciddi şekilde legal alana ihtiyaç hissediyor.
Ateş gücünü ve terör potansiyelini diri tutmak, tedavi etmek ve güçlendirmek için legal alanda rahat ve yoğun üretimler yapabilmesi gerekiyor.
Bu sebeple KCK, faaliyetlerini legal bir yüzle yürütebilmek için oldukça klasik bir yöntemi 6. kez kullanıyor.
Apocular olarak çıktılar.
PKK, Kadek, Kongra-Gel, KKK, KCK ve sonuçta HDK geldi.
Yargıtay 9.Ceza Dairesi KCK'yı terör örgütü olarak ilan edince, KCK'nın DTK, BDP ve diğer PKK faaliyetlerini sorunsuzca örgütleme imkânı kalmadı.
Bu isim değişikliklerinin tek sebebi, yeni oluşumun hukuken "terör örgütü" olarak kararlaştırılmasına kadar geçen sürede legal alana mümkün olduğunca illegal terör gücünü taşımak.
Yoksa MİT'in KCK'ya sızması, KCK için hiçbir sorun teşkil etmiyor.
Görülen o ki, KCK tasfiye edilmiyor. Zira böyle bir açıklamaları yok.
Lakin BDP ve DTK gibi legal faaliyet yürütmesi gereken KCK bileşenlerine yönelik, HDK'nın faaliyet göstereceği imajı pompalanıyor.
Peki, HDK'yı kuran kim? Öcalan'ın cezaevinden verdiği talimatla KCK.
BDP web sitesindeki habere bakar mısınız?
"Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisleri; Ankara, İstanbul, Adana, Mersin, İzmir, Antalya ve Aydın'da, "sen de bir ses çıkar" kampanyası çerçevesinde... eylemler gerçekleştirdi."
Ne zaman HDK'yı kurdunuz da 36 ilde örgütsel faaliyet başlattınız?
Göz açıp kapayıncaya kadar HDK Kadın Meclisleri nasıl örgütlendi?
Zamana gerek duymadılar çünkü mevcut KCK örgütlenmesinde bazı seksiyonlarda sadece isim değiştirildi.
26 Şubat'taki "Bu da siyasete müdahale mi" başlıklı yazımda buna şöyle işaret etmiştim:
"...Yargıtay'ın gösterdiği bu kırmızı kart, KCK ve BDP mahfillerinde yeni isimler altında örgütlenme girişimini tetikleyebilir... KCK milletin zekâsına hakaret etmeye devam ederek, terörist kimlikleri deşifre olana kadar yeni isimler üretebilir..."
Yargıtay'ın KCK'yı terör örgütü olarak tescillemesinden sonra da HDK geldi.
HDK için "halkların demokratik kongresi" dense de, hakikatte HTK yani "halkların terör kongresi" olduğu gerçeği gözden kaçmıyor.
"Halkların Demokratik Kongresi" ismindeki "halklar" ise PKK terörüne destek verecek devrimci sol terör örgütlerine işaret ediyor.
Devrimci Türk Solu içinde en güçlü 2 yapı öncelikle DHKP/C, takiben MKP.
Bir de MLKP.
TKP/ML çizgisinin en diri parçası sayılan MKP, "Kürt ulusunun ve haklı mücadelesinin yanında olduğumuzu beyan ederiz" cümlesiyle de PKK'yla işbirliğini açıkça deklare etti.
Devrimci Türk Solu'nun en güçlü parçası olan DHKP/C kanadında ise durum farklı.
Özellikle 2009 sonlarında Avrupa'da sağladığı siyasi rant ve organize suç faaliyetlerinden elde ettiği parayı kaybetmek istemeyen PKK, Türkiye ve Avrupa'da öne çıkmaya çalışan DHKP/C mensuplarına ve derneklerine yoğun saldırılarda bulundu.
Binalarını molotoflarla yaktı.
DHKP/C derneklerindeki paralara el koydular.
DHKP/C'nin, 'Demokratik Açılım'ı bahane ederek, Öcalan ve yönetimini ağır bir dille eleştirmesi, PKK-DHKP/C arasında bir süredir devam eden ''örtülü'' işbirliğini bozdu.
DHKP/C'nin PKK'ya yönelttiği en önemli 2 eleştirisinden birisi, Öcalan ve yönetiminin kendi çıkarları için Kürtler'i feda etmeleri.
Gördüğünüz gibi PKK'nın Kürtler için "mücadele" ettiğine DHKP/C bile inanmıyor.
Stratfor belgelerinde PKK'nın ABD'ye sunduğu "resmi mektuplar"da altı çizilen, "Öcalan'ın serbest kalması" kaydının PKK'nın asli gayesi olduğunu DHKP/C önceden görmüş.
DHKP/C'nin PKK'yı eleştirdiği 2. noktaysa; "Kürtler'in kurtuluşu için şiddet eylemlerinin sürdürülmesi gerektiği halde, Öcalan ve ekibinin PKK'yı silahsızlandırmaya götürmesi" düşüncesi.
Sınıf mücadelesine dayanan DHKP/C'nin, etnik ulusalcılığa dayanan ve devrimci sola tepeden bakan PKK'yı devrimci sol bir örgüt olarak kabul etmediğini, Kürtler'e DHKP/C'ye katılma çağrısında bulunduğunu da belirtelim.
Bunlar, HDK şemsiyesinde DHKP/C'yi de görmek isteyen PKK'nın yoğun eylem yapmaya yönelmesi ve devrimci sol söylemlere yönelmesi demek.
Yani teröre ve manipülasyona devam.
Çok dikkat edilmesi gereken kritik bir süreç başladı.